2 Kasım 2013 Cumartesi

BEĞENDİK Mİ? BEĞENDİK

Harrods Food Hall’un resimlerini gören ya da bu mağazayı ziyaret eden bir kişinin, bu mağazacılığa imrenmemesi mümkün değil. Özellikle Perakendenin içinden biriyseniz, “bu işin daha ne kadar uç noktası olabilir ki zaten” demeden kendinizi alamaz ve “Artık,  Perakende de bu son noktadır” dersiniz, hatta araya da “elin Avrupalısı yapmış” lafını ekledikten sonra.
Ancak, hayatta dersler ve öğrenilenler hiçbir zaman bitmiyor. Son öğrenilen derslerden bir tanesi de, Perakende de bir son noktanın olmayacağı ve “elin Avrupalısı yapıyor” lafının, istemek ve yapmakla nasıl bertaraf edildiğidir.
Bu önemli dersi, en son Perakende sektörüne Beğendik verdi. Yeni açmış olduğu Çay yolu mağazası ile Türk Perakende sektöründe bunları gerçekleştirmek zor, olamaz, yapılamaz diyenlere, istenildikten sonra nelerin başarılabileceğini çok iyi gösterdi.


Çay yolundaki mağazasında, dış cephesinden, içerideki tüm kullanım alanlarına kadar, iyi bir planlama ve uygulamayla, hem perakende sektörü çalışanlarına, hem de tüm diğer sektör çalışanlarına bunu göstermeyi başardı.
Peki bunu nasıl başardı? Bunun cevabını, Çay yolu mağazası üzerinden konuşarak bulabiliriz. Mağazaya atılan ilk adımla birlikte, içeride yaratılan atmosfer sizi tam anlamıyla sarıp sarmalıyor. Hedeflenen düşüncenin, “alışverişte keyif unsurunu müşteriye yaşatmak” olduğu, ilk andan itibaren hissediliyor.    
  
Bir müşteriyi etkileyen birçok faktörün olduğunu hepimiz biliyoruz. Buna karşın Beğendik bunların hepsini aşarak, müşterinin bu zamana kadar bir markette görmediği bir aşamayı, üretim aşamasını mağazasına taşımak suretiyle, müşteriyi etkileyebilecek unsuru mağazasının içerisine kattı. Özellikle bunu, ağırlığı taze grup ürünleri olmak kaydıyla hayata geçirdi.
Beğendiğin neler yaptığına bir bakarsak. Alışveriş yapan bir müşteri, ev yapımı makarna, mantı ve erişte ürünlerinden almak istediğinde, aldığı ürün ya da ürünlerin camla izole edilen bir üretim bölümünde, çalışanlar tarafından nasıl üretildiğini çok yakından görebiliyor.

Müşteri yoğurt mu almak istedi. Yine mağaza içerisindeki mandıra bölümü müşterinin ihtiyacına cevap verecektir. Mandırada günlük yapılan yoğurtların yapım aşamasından paketlenmesine kadar ki süreçler yine müşterinin gözü önünde sergileniyor. Müşteride her aşamasını görebildiği ürünü içine sinerek, keyifle alıyor.

Çikolata almak istediğinizde de yine sizi mağaza içerisinde üretimi yapılan çikolatalar karşılıyor.
Ama en olmaz denilen ve olanı, mağaza içerisinde oluşturulan sera. Bir müşteri için en olmaz olan, hasat zamanı dalından ürünü toplayıp bunu satın alma keyfini yaşamak ise, işte bu Beğendiğin Çay yolu mağazasında gerçeğe dönüşmüş durumda. Müşterinin hasat zamanı gelen ürünleri dalından koparmak suretiyle, satın almasını gerçekleştirmesi, müşteriye alışverişte farklı bir deneyim kazanmasını sağlıyor.




Müşteriye alışverişte bu keyfi yaşatmak, Beğendik için yeni ve farklı bir mağaza konsepti yaratmaktan geçmiş ve bunu da içeride verilen hizmetle bütünleştirmiş görünüyor. Sektördeki birçok firmanın, yakın zaman içerisinde, Beğendiğin uyguladığı bu çalışmayı uygulayacağı bir gerçektir. Ancak önemli olanın herkesin kıyafet dikerken kendi ölçülerine uyacak bir kıyafet dikmesidir. Yoksa üzerinize bol gelen bir kıyafetle ya da dar bir kıyafetle sektörde başarıyı yakalamak, hedeflenen başarıyı getirmeyecektir. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder